Rüyada kabak görmek, hasta iseniz şifa bulacağınıza yorumlanır. Evinizde veya bahçenizde kabak görmek, nimet ve fazla mala işaret eder. Kabak yemek, almak, gören hasta ise şifa bulacağına, hapisten kurtulur, yolcu ise selametle gider, fakir ise eline para geçer, işi olan muradına erer.
Rüyada kabak görmek, kabağın durumuna ve görenin gördüğü hallere göre değişik şekillerde ve değişik şeylere işaret olarak yorumlanır.
Bir kimse, rüyasında çiğ kabak yediğini görse, bu gördüğü rüyası onun, birileriyle çekişeceğine ve tartışacağına veya kötü bir şeyler, kötü bir durumla karşılaşacağına işarettir şeklinde tabir olunmuştur.
Rüyanızda kabak görmeniz, itibarlı, ünlü, insanlara yakın, muhterem, saygıdeğer insana, insanlara iyi davranan yöneticiye, âlim veya doktor olan bir kişiye işârettir.
Hasta bir kimsenin rüyada kabak görmesi, şifâ bulmaya ve afiyete ermeye işaret eder.
Rüyada Pişmiş Kabak Yediğini Görmek
Rüyada pişmiş kabak yediğini görmek, dininden, nefsinden, sevgilisinden veya çocuğundan kaybettiği bir şeyin kendisine geri dönmesine işaret eder. Eğer rüyasında yediğini gördüğü bu pişmiş kabak, herhangi bir kap içerisinde değilse, o zaman gördüğü bu rüya zenginliğe ve rızka kavuşacağına veya kaybetmiş olduğu bir yitiğini bulacağına işaret olarak tabir olunur.
Rüyasında pişmiş kabak görmek, kaybettiği şeyleri, bu şeyler, dininden olabilir, sevdiklerinden, evladından ve herhangi kıymetli bir şeylerinden olabilir ki, gördüğü bu rüyası, kaybettiği şeye veya şeylere yeniden kavuşacağına ve kaybettiği yitiğini tekrar bulacağına işarettir.
Bazen rüyada pişmiş kabak yediğini görmek, yediği miktarınca bir ilmi öğrenmeye veya dağınık olan şeyleri bir araya getirmeye işâret eder.
Bir kimse, rüyasında bir kap içerisinde bulunan pişmiş kabağı yediğini görse, gördüğü bu rüyası onun üzüntü ve kedere düşeceğine ve sıkıntıya uğrayacağına işaretle yorumlanır.
Rüyada pişmemiş çiğ kabak yediğini görmek, cin tarafından korku erişmeye veya bir insanla münâkaşa etmeye ve şerre işârettir.
Bir kimsenin rüyada kabak tarlasından kabak topladığını görmesi, Yunus aleyhisselâm’ın kıssasına binaen selâmete ermeye ve hastalıktan şifâya işâret eder.
Rüyada görülen kabak, bir ‘iyiliği başa kakmaya ve birini azarlamaya da işâret eder.
Bazı kerede rüyada kabak görmek keder, S|kıntı, dar geçim veya hastalığa yahut hapse işâret eder.
Bazen de rüyada kabak yemek, zihin ve zekânın üstünlüğüne ve insanın keskin aklına işâret eder.
Rüyada kabaktan yapılan kaplar görmek, hafif ruhlu, faydalı, güzel ve yüce, şerefli kadınlara işârettir.
Kap içerisinde olan pişmiş kabağı yediğini görmek, üzüntü ve keder ile tabir olunur. Eğer yediği pişmiş kabak, kap içinde değilse, o takdirde rızka ve kaybettiği şeyi bulmaya işaret eder.
Rüyada kabak görmek, itibarlı, şanlı, insanlara yakın, iyi idareci, âlim veya doktor olan bir kimseye işarettir. Rüyada kabak görmek, hasta için şifadır. Bunun için kabak, rüyada görülen pişmiş şeylerin en iyisidir. Rüyada pişmiş kabak yediğini gören kimse, dininden, nefsinden sevgilisinden veya çocuğundan kaybettiği bir şey yine kendisine döner. Rüyada kabak ağacının gölgesinde oturduğunu gören kimse, halk ile iyi geçinir. Kabak ağacı, malı olmayan bir fakirdir. Rüyada kabak tarlasından kabak topladığını gören kimse, hastalığından kurtulur. Kabak, başa kakmaya ve azarlamaya işarettir. Rüyada pişmiş kabak yediğini gören kimse, yediği miktarca bir ilmi öğrenir veya dağınık olan şeyleri bir araya getirir. Kabak keder, sıkıntı, dar geçim veya hastalığa ya da hapse işarettir. Bazen de rüyada kabak yemek, zihin ve zekânın iyiliğine işarettir. Bir kimse rüyada çiğ kabak yediğini görse, çekişmeye ve şerre işarettir. Kap içerisinde olan pişmiş kabağı yese, üzüntü ve kedere işarettir. Eğer yediği pişmiş kabak, kap içerisinde değilse, rızka, bazen de kaybettiği şeyi bulmaya işarettir.
Rüyada kabak görmek; hasta ise sağlığına kavuşmaya, fazla mala, murada işarettir.
Hz. Yunus (a.s.) menkıbesi:
Hz. Yunus’u (a.s.) balık, Allah’ın emriyle sahile bırakmıştı. Cenab-ı Hakk, sahilde peygamberini barındırmak için hemen kabak ağacı bitirivermişti. Hz. Yunus (a.s.), balığın karnından çıktıktan sonra hayli bir zaman bu kabak ağacı veya kabak kökenlerinin o kocaman yaprakları içinde halsiz bir halde kalmış, hiç kimsecikler görmeden o yapraklar içinde kendisine gelmiş, iyileşmiş ve ayağa kalkmış, sağlığına kavuşmuştur.
Hatta menkıbenin şöyle bir de devamı vardır. Yunus (a.s.), balığın karnında etleri kemiklerine geçmiş halde bayağı yıpranmıştır. İşte bu kabak yaprakları arasında kendisine gelip toparlanmıştır.
Hz. Yunus peygamber, kendisine gelmiş ve sahilde, kumlukta cıvıl cıvıl oynayan çocuklar görmüş ve bulunduğu kabak yapraklan arasından onları seyretmiştir. Kumlukta oynayan çocukları seyrederken içlerinden bir çocuğun ayakta dikildiğini ve sağa sola koşamadığım gören Hz. Yunus (a.s.), çocuğun ama (kör) olduğunu fark eder. İçinden (gönlünden) bununda gözleri görseydi, o da arkadaşları gibi koşup oynardı, diye düşünür. Cenab-ı Hakk, o anda çocuğun gözlerini açıverir. Çocuk gözleri açılır açılmaz, hemen arkadaşlarının oyununa karışır vebaşlar arkadaşlarının ayaklarına çelme takarak düşürmeye. O arkadaşını iter, öbür arkadaşını tekmeler derken, bu sefer Hz. Yunus peygamberin bulunduğu kabak yapraklarının olduğu tarafa gelir ve Hz. Yunus (a.s.)’ı görür ve arkadaşlarına bağırır:
“Gelin, gelin! Burada çıplak bir adam var” der.
Hz. Yunus peygamber, “tövbe ya Rabbi! gönlümden geçirdiğim bu çocuğun gözleri görseydi, o da arkadaşlarıyla oynardı düşüncemden dolayı, beni bağışla” der. Çünkü o çocuğun kör (ama) olması bir hikmetin gereğidir. Cenab-ı Hakk, her şeyi yerli yerince yapar. Bir hikmeti, bir sırrı vardır. Yüce Allah, kimi ne şekilde yapmışsa onun oluşu bir sır, bir hikmettir. Onu kullar bilemez demek olur.