Rüyalar Ve Bilinçaltı

Hepimiz insan olarak yaşadığımız sürece, nefes aldığımız sürece rüyalar görüyoruz ama kimilerimiz gördüğümüz rüyaları anımsamadığımızı düşünürüz ama aslında tüm insanlar uyku süresince 45 kez rüya görür ama kimi insanlar bunu farklı nedenler ile algılamaz.

Rüyalar yapılan bilimsel araştırmalara göre oldukça kısa sürerler ve kimi insanların bu yüzden anımsamadığı düşünülür. Rüyalar aslında bireyin bir tür bilinçaltının yansıması olarak da kabul edilmektedir. Rüya laboratuarlarında yapılan araştırmalar bizim gerçek yaşamda yüzleşmeye cesaret edemediğimiz kimi durumlara rüyaların ışık tuttuğunu göstermektedir.İnsanların kaçtığı, düşünmek istemediği birçok şeyi bilinçaltımız rüyalar ile gün ışığına çıkarır.

Rüyalarını anımsayan kişiler aslında rüyaları önemseyen ve onlara bir anlam yüklemeye çalışan insanlardır. Bilinçaltının gün yüzüne vurulmamış, bastırılmış tüm duyguların ortaya çıktığı yer aslında rüyalarımızdır ve en çok kendini rüyalar ile ortaya koyarlar.

Rüyalar aslında doğanın kendi alfabesi ile bilinçaltı ile kendini ifade ederler o yüzden kişinin bilinçaltına hakim olma düzeyi rüyaları anlamasını da kolaylaştırır. Hayatımızın tüm duyguları rüyalar ile ortayaçıkar.

Eğer kişi gerçek yaşamında huzurlu ve mutlu ise bu bilinçaltına da yansır gördüğü rüyalar gerçek yaşamını da etkileyecek biçimde olumlu olur ama eğer kişi olabildiğine negatif ve huzursuz biri ise rüyaları da bunun yansımasıdır ve kendisini korkutan kötü şeyler görür.

Kişinin yaşama bakış açısının yansımaları bilinçaltını yansır. Günümüzde tıp bilimi rüya analizleri yaparak kişileri iyileştirmek için çalışmalar yürütmektedir.

Bu yazı Genel kategorisine tarihinde tarafından gönderildi.

Bir yanıt yazın